Çocuklarının terör örgütü PKK mensuplarınca dağa kaçırıldığını belirterek Diyarbakır’da HDP İl Binası önünde eylem yapan ailelerin evlat direnişi 8 Mart Kadınlar Günü’nde de sürüyor.

Farklı şehirlerden 3 Eylül 2019 tarihinde Diyarbakır’a gelerek oturma eylemi başlatan ailelerin evlat nöbeti, bin 283 gündür yurdun dört bir yanından gelenlerin de katılımıyla devam ediyor. Yaz kış, kar yağmur, bayram, salgın demeden büyük bir dayanışma ve kararlılıkla yürütülen oturma eylemi sayesinde 39 aile, evladını terörün pençesinden kurtarmayı başardı. Diğer ailelerin umutlu bekleyişi ise, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde de devam etti.

"Kızımı benden aldılar, hayallerimi çaldılar"

Adana’da kaldıkları dönemde götürülen kızı için evlat nöbetinde olan anne Pınar Biçer, Van’dan geldiğini ve evlat nöbetinde olduklarını söyledi. Kızının 2015’te HDP’liler tarafından kandırılıp terör örgütü PKK tarafından da dağa kaçırıldığını iddia eden anne Biçer, kızının kadın hakkını sorarak 8 Mart Kadınlar Günü’nün nerede olduğunu sordu. Anne Biçer, "2015’ten bu yana kızımın peşindeyim, ölsem de kızımın peşini bırakmayacağım. HDP götürüp PKK’ya satmış, kızım da kadındır. İnsan haklarına sesleniyorum; bunlar da kız çocukları değil mi? Biz göz önünde bulunduruyoruz, gözyaşlarımız su gibi akıyor. 8 Mart Kadınlar Günü hani bizim günümüzdü? Kızım da bir kadın, götürmüşler mağaraya ’Ya öl ya da öldür’ diyorlar. Ben kızımı fakirlikle, babası çobanlık yaparken büyütüp bu yaşa getirdim. Kızımı benden aldılar, hayallerimi çaldılar. Ben sonuna kadar buradayım, eylemimi bırakmıyorum. Kızım Gülcan eğer beni görüyorsan devlet güçlerimize teslim ol. Tutuklama yok, işkence yok, seni kandırıyorlar. Bütün kadınları çağırıyorum, çadırımızın yolunu tutup bize destek versinler" dedi.

"8 Mart Kadınlar Günü, kızların dağda ne işi var"

2010 yılında 17 yaşındayken kaçırılan oğlu Mahmut için nöbete katılan anne Bedriye Uslu ise, oğlu götürüldüğünde lise son sınıf öğrencisi olduğunu ifade etti. Oğlunun 14 Nisan’da sabah saat 10.00’da okula gitmek için çıktığını aktaran anne Uslu, "8 Mart Kadınlar Günü, kızların dağda ne işi var? Ne hakla bu kızları anne ve babalarından ayrı koydular? Götürüp dağa taşa mahkum ettiler. Kızların yeri evleri anne babalarının yanı, evlenip yuvalarını kuracaktılar. Ne hakla kız ve erkek çocuklarını aldılar, bizden ayrı koydular? Bir kadın ve anne olarak günlerimiz nerede bizim? Günlerimiz yok, bayram seyran yok, hep bu çocuklar üzerinden ağlıyoruz. Gecemiz gece değil, gündüzümüz de gündüz değil. Başımızı yastığa koyuyoruz, uyku gözümüze girmiyor" diye konuştu.